Biyogüvenlik

Biyogüvenlik, biyoteknoloji kapsamında yapılan tüm çalışmaların çevre ve insan yaşamını negatif yönde etkilememesi için yasal denetim altına alınması işlemine denir.

Oldukça geniş bir yelpazeye yayılmış biyogüvenlik uygulamalarının genel amacı, hayvan ve dolayısıyla insan sağlığını korumaktır.

Biyogüvenlik, modern biyoteknoloji uygulama yöntemlerini ve modern biyoteknoloji ürünlerinin hayvan ve insan sağlığı ile çevre açısından oluşturabileceği olumsuz etkilerin tespit edilmesi ve belirlenen risklerin oluşma olasılığının önüne geçilmesi ya da risklerin ortaya çıkması durumunda oluşacak zararların azami sürede kontrol altında tutulması için alınacak önlemleri kapsamaktadır.

Teknolojinin imkanlarından yararlanarak olumsuz etkiler görüldükten sonra tedbir almak yerine, olasılıkları önceden hesaplayarak tedbir alma yaklaşımını kapsamaktadır.

Biyogüvenlik aynı zamanda, hayvan sağlığını tehdit eden bakteri, virüs, mantar, protozoa ve parazitlerin sebep olduğu hastalıklar ve bu hastalıkların bulaşmasında rol oynayan unsurların çiftliğe girişini önlemek için alınan tedbirlerin tümünü ifade eder. Kısacası alınan önlemler ile hayvanı sağlıklı tutmak, dolayısıyla çevreyi ve insanı korumak amaçlanmaktadır.

2010 yılında yürürlüğe giren biyogüvenlik yasası ile süreç devlet koruması altına girmiştir. Biyogüvenlik yasası, risk tanımı, risk analizi, risk değerlendirme, risk yönetimi ve risk iletişimi olmak üzere 5 ana unsurdan oluşur.